Son yıllarda uygulanan ekonomi politikalarının gelir dağılımı nasıl bozduğu kredi kartlarında kendini gösterdi. Öyle ki ekonomi yönetimi bu alanda önlem almak zorunda kaldı. Dün gece Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) ve Merkez Bankası kredi kartlarına yönelik eş zamanlı düzenleme yaptı. BDDK henüz asgari kart borcunu ödemekte zorlananlar ve borcu 1 aydan fazla zamandır ödeyemeyenler için 60 aylık yapılandırma yapma olanağı getirdi. Merkez Bankası ise faiz oranının bakiyeye göre farklılaştırdı. Buna göre bakiye arttıkça faiz de artacak. Yüksek oranda borç bakiyesi olanlarda kart faizi bakiyeye göre artacak ve en yüksek tutarda aylık referans orandan 1,6 puan kadar fazla olacak.
Peki bu düzenlemeler neden yapıldı? Önce kart borcunu ödemekte zorlananlara bakalım. BDDK’nın istatistiklerine bakıldığında dar gelirlinin son dönemde borç ödemekte zorlandığı, kredi kartı batık hızının son 1 ayda yüzde 20’ye ulaştığı görülüyor. Sadece bireylerde ödenemeyen kart borcu son 1 ayda yaklaşık 6 milyar lira artarak 31 milyar liradan 37 milyara çıktı. Burada önemli olan ise batık kart borcundaki artış hızı. Bu hız ilk kez yüzde 20’ye dayandı. Bu batık kredi kartı borçlarının hızla arttığını ortaya koyuyor. Bu nedenle alınan önlemin borcunu ödeyemeyen vatandaşı biraz rahatlatma amacı güttüğü ortaya çıkıyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun aldığı karar halihazırda borçları gecikmiş bireylerin bu sıkılaştırıcı politikadan en az ölçüde etkilenmesini amaçlıyor.
Merkez Bankası düzenlemesi ise kartı çok harcayanlara yönelik. Yani zenginlere. Bu kesim kart kullananların yüzde 9’unu oluşturmasına rağmen harcamanın yüzde 50’sini gerçekleştiriyor. Merkez Bankası uzmanlarının Merkez’in Güncesi yayın organında verdikleri bilgiye göre kredi kartı borç bakiyesi bulunan 28 milyon aktif kart kullanıcısının yaklaşık yarısı (14 milyon kişi) 25 bin TL’nin altında bakiyeye sahip. Tutarlar yükseldikçe kişi sayısının gerilediği ve 150 bin TL’nin üzerinde borcu bulunan kullanıcı sayısının toplam içerisindeki payının yüzde 9 olduğu görülüyor. Bu grubun toplam BKK tutarı içerisindeki payı ise yüzde 50’yi aşıyor.
Merkez ise kredi kartı azami akdi faizlerinde bakiyeye göre farklılaşmaya giderek kredi kartı borçluluğunu azaltmayı teşvik ediyor ve iç talepteki dengelenmeye katkı veriyor.
Merkez Bankası uzmanlarına göre kredi kartlarının hanehalkı tarafından yaygın kullanımı ve aylık harcamalardaki dalgalanmayı yumuşatan rolü göz önünde bulundurularak azami akdi faiz diğer bireysel kredi türlerinin altında belirleniyor. Bu durum, kredi kartı kanalından borçlanmayı ve tüketimi teşvik ediyor. Diğer yandan, kredi kartı borç bakiyesini kredilendirme davranışının yüksek bakiye gruplarında daha yaygın olduğu görülüyor. Kart kullanıcılarının büyük bölümünün yer aldığı düşük bakiye gruplarında ise kredilendirme davranışının daha sınırlı olduğu gözleniyor. Dolayısıyla, kredi kartı bakiyesinin sürükleyicisi olan yüksek bakiyeli grubun kredilendirme motivasyonunu azaltacak düzenlemelere ihtiyaç duyuluyor.
Ücretli çalışanların idari kayıtları baz alınarak yapılan hesaplamaya göre gelir arttıkça kredi kartı bakiyeleri de artıyor. Yüksek kredi kartı bakiyelerinin aylık brüt gelir dağılımının üst diliminde yoğunlaştığı dikkat çekiyor. Merkez’in atmış olduğu adımın yüksek gelirli bireylerin BKK bakiyelerinin büyümesine sıkılaştırıcı etki yapması bekleniyor.
Başka bir açıdan baktığımızda her iki düzenleme başta enflasyon olmak üzere son yıllardaki ekonomik gelişmelerin gelir dağılımını ne kadar bozduğunu da ortaya koydu. Dar gelirli kart borcunu ödeyemez hale gelirken buna karşın geliri artan zenginlerin kartı da bir ödeme aracı olarak kullanarak talebi ve enflasyonu azdırdığını ortaya koydu.
DÜNYA
49 dakika önceSPOR
1 saat önceSPOR
1 saat önceSPOR
1 saat önceSPOR
1 saat önceDÜNYA
1 saat öncePOLİTİKA
3 saat önce